Mahmut Arslan, tiyatro gibi kültür dallarının temelinde “insan” ve “emek” olduğunu ve bu anlamda emeğin sanat ve kültürden ayrılamayacağını kaydetti. Yarışmanın amacının gençleri ve sendika üyelerini sinemaya teşvik etmek olduğunu vurgulayan Arslan,
“Önümüzdeki yıl kısa film yarışmasının beşincisi gerçekleştirilecek. Uluslararası sendikal dayanışmanın bir parçası olarak, uluslararası iş birliği yaptığımız yaklaşık 50 ülkeden 60‘ın üzerindeki konfederasyonla ve onların bünyesindeki çalışanların katılımıyla “Uluslararası Kısa Film Yarışması”nı inşallah önümüzdeki yıl hayata geçireceğiz” diye konuştu.
Türkiye’deki dizi sektörünü eleştiren Arslan,
“Hiçbir demokratik, gelişmiş, çağdaş ülkede bir bölüm dizi 3 saatte bitmez. Bu ülkede 3 saatlik dizi yayınlanıyor. Her hafta 3 saatlik dizileri yetiştirmek için sinema ve televizyon emekçilerinin ne büyük mağduriyetler yaşadığını görüyoruz. Ne ILO ne ülkemizdeki mevzuatın kabul edemeyeceği, saygın iş kavramının çok ötesinde bir sistemle karşı karşıyayız. Reyting uğruna, daha çok kazanma, daha fazla seyredilme uğruna emekçilerin istismar edilmesine asla gönlümüz razı değil. Onun için sinema ve dizi emekçilerinin de mücadelemize katılmalarını istiyorum” ifadelerini kullandı.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ise, dizilerle ilgili eğitimcilerden oluşan bir komite oluşturacaklarını belirterek
“Bunun üzerinden dizilere eğitimci gözüyle not vereceğiz. Dizi kanalıyla toplumun dejenere edilmesi, ahlak kurallarının örselenmesi gibi bazı sevimsiz yaklaşımların denetlenmesi noktasında sivil bir göz olacağız" dedi.
Yarışmada, En İyi Film Birincilik Ödülünü “Emeğin İçindeki Gizem” adlı kısa filmle Abdülkadir Taş, ikincilik ödülünü “Rüzgar Gülü” adlı filmle Muhammet Emin Altınkaynak, üçüncülük ödülünü “Kömür Kızı” adlı filmle Yunus Sağdıç aldı.
Necati Çelik Jüri Özel Ödülünü, “Salyangozun Yolculuğu” kısa filmiyle Şenol Çöm, Jüri Özel Ödülüne ise “Hayaller Engel Tanımaz” kısa filmiyle Recep Dere aldı.